Gömülü Dişin Komşu Dişlere Zarar Verme Riski konusu, ağız ve diş sağlığını tehdit eden önemli problemlerden biridir. Özellikle 20 yaş dişleri ile ilişkili olarak sık görülen gömülü diş vakaları, zamanında tedavi edilmediğinde komşu dişlerde kalıcı hasarlara yol açabilir. Hastalar çoğu zaman gömülü dişlerin yalnızca ağrıya neden olduğunu düşünse de durum çok daha kapsamlıdır. Bu nedenle gömülü dişlerin komşu dişlere verebileceği olası zararların anlaşılması, doğru tanı ve tedavi süreci açısından kritik öneme sahiptir. Bu alanda uzun yıllardır klinik tecrübesiyle bilinen Dt. Dr. Tolga GÜLÇİÇEK tarafından da sıkça vurgulanan nokta, gömülü dişlerin ihmal edilmemesi gerektiğidir. Aynı şekilde kapsamlı tedavi yaklaşımları sunan İstanbul İmplantoloji çatısı altında da gömülü dişlerin yol açabileceği sorunlarla ilgili yoğun bir klinik tecrübe mevcuttur.
Aşağıda gömülü dişlerin neden olduğu riskler, komşu dişlerde oluşturabileceği hasarlar ve tedavi sürecine ilişkin detayları üç ana başlık altında ele alıyoruz.
Gömülü diş; normal sürme pozisyonuna ulaşamayan, çene içinde tamamen veya kısmen kemik ya da yumuşak doku altında kalan dişlere verilen isimdir. Bu dişler çoğunlukla alt ve üst 20 yaş dişlerinde görülse de nadiren köpek dişlerinde veya diğer diş gruplarında da rastlanabilir. Gömülü kalma durumunun temel sebepleri arasında çene darlığı, genetik faktörler, sürme yolunun tıkanması veya yanlış açılanma gibi durumlar vardır.
Gömülü dişin komşu dişlere zarar verme riski ise anatomik konum ve baskı kuvveti ile ilgilidir. Normal pozisyonuna ulaşamayan bir diş, zamanla komşu dişa doğru bir itme kuvveti uygulamaya başlar. Bu baskı, komşu dişin kök yüzeyinde aşınmalara, rezorpsiyon denen doku kayıplarına ve dişin ileri dönemde kaybına kadar gidebilen hasarlara yol açabilir. Çoğu hasta, diş hekimine başvurana kadar bu baskının farkında olmayabilir; çünkü bazı gömülü dişler uzun süre belirgin bir ağrı yapmadan ilerleyebilir.
Bazı durumlarda gömülü diş çevresinde kist oluşumu da gözlenir. Kist büyüdükçe komşu dişlere doğru genişler, onları yerinden oynatabilir, kök yüzeylerinde harabiyet oluşturabilir ve hatta çene kemiğinde incelmeye neden olabilir. Kistin cerrahi olarak çıkarılması gerekebilir ve tedavi edilmediği takdirde çok daha kompleks problemlere yol açabilir. Bu nedenle gömülü dişlerin radyolojik görüntüleme yoluyla düzenli olarak takip edilmesi önemlidir.
Gömülü dişlerin komşu dişlerde yarattığı zararlar yalnızca fiziksel baskı ile sınırlı değildir; aynı zamanda ağız içi mikrobiyal dengeyi bozarak çürük ve enfeksiyon oluşumuna da zemin hazırlar. Özellikle yarı gömülü 20 yaş dişleri, üzerlerinin tam olarak temizlenememesi nedeniyle bakteri birikimine oldukça açıktır. Bu durum hem gömülü diş çevresinde hem de onun hemen önündeki komşu dişte çürük gelişimine neden olabilir.
En yaygın görülen zararlar şunlardır:
Gömülü dişin komşu dişe uyguladığı sürekli baskı, zamanla komşu dişin kök yüzeyinin erimesine yol açabilir. Rezorpsiyon erken fark edilmezse tedavisi oldukça zorlaşır. Diş hekimleri çoğunlukla panoramik veya 3D tomografi gibi gelişmiş görüntüleme yöntemleriyle bu patolojiyi tespit eder.
Gömülü dişlerin çevresindeki ulaşılması zor bölgeler, yiyecek birikimine ve bakteri kolonizasyonuna oldukça müsaittir. Bu nedenle komşu dişin arka yüzünde çürük oluşumu oldukça yaygındır. Bu çürükler, dışarıdan fark edilmesi zor bölgelerde geliştiği için genellikle ileri evreye ulaştığında belirti verir.
Gömülü dişler diş eti ceplerinin derinleşmesine yol açabilir. Derin cepler bakteri tutulumunu artırarak komşu dişte kemik kaybına, diş eti iltihaplanmasına ve periodontal hastalıklara neden olabilir. Gömülü diş bölgesinde sürekli tekrarlayan iltihaplanmalar zaman içinde komşu dişin dayanıklılığını azaltabilir.
Gelişimsel kistler gömülü diş kronu etrafında oluşabilir. Bu kistler büyüdükçe kemikte erimeye, komşu dişlerde yer değiştirmeye veya köklerde harabiyete neden olur. Kistlerin büyüklüğü bazen fark edilmeyecek seviyede yavaş artar; bu nedenle düzenli kontroller hayati önem taşır.
Tüm bu riskler ışığında Dt. Dr. Tolga GÜLÇİÇEK tarafından vurgulanan en önemli nokta, gömülü dişlerin erken tespiti ve zamanında müdahalesidir. Erken müdahale, komşu dişlerin zarar görmesini tamamen önleyebilir veya oluşan hasarın boyutunu minimuma indirebilir.
Gömülü dişlerin tedavisi tamamen dişin konumuna, hastanın şikâyetlerine, radyolojik görüntülemeye ve komşu dişlere olan etkisine göre belirlenir. Bazı gömülü dişler hiçbir sorun yaratmadan yıllarca takip edilebilir; ancak çoğunlukla ileride gelişebilecek riskler nedeniyle çekim önerilir.
İstanbul İmplantoloji bünyesinde uygulanan yaklaşım, her vaka için detaylı analiz ve radyolojik değerlendirme üzerine kuruludur. Bu süreçte dişin açısı, çene yapısı, kök gelişimi ve komşu dişlerle olan ilişkisi incelenir. Eğer komşu dişte baskı, çürük başlangıcı, kök rezorpsiyonu veya enfeksiyon riski varsa çekim işlemi geciktirilmeden yapılır.
Cerrahi çekim genellikle lokal anestezi altında, ağrısız ve kontrollü bir şekilde gerçekleştirilir. Operasyon sonrası iyileşme süreci kişiden kişiye değişse de genellikle birkaç gün içinde rahatlama hissi başlar. Gömülü dişin çıkarılmasıyla komşu dişlerdeki baskı ortadan kalktığı için uzun vadede daha sağlıklı bir ağız yapısı elde edilir.